Tüp Bebek Tedavisinde Kullanılan Ek Tedavi Yöntemlerinin Etik Boyutu

Tüp Bebek Tedavisinde Kullanılan Ek Tedavi Yöntemlerinin Etik Boyutu

Ek bir tedavi yöntemi başlatılan siklus başına canlı doğum oranını artırıyorsa bunların tedavi sürecinde kullanılması ve ücretlendirilmesi etik açıdan hiçbir ikilem yaratmaz. Ancak tüp bebek tedavisinde kullanılan ek tedavilerin katkısı konusunda yeterli kanıt ve bilgi olmadığı için tedavide kullanılmaları ve ücretlendirilmeleri ve ayrıca güvenlik açısından belirsizlikleri ciddi etik sorunlar yaratmaktadır.

Tüp Bebek Tedavisinde en önemli sorunlardan birisi tüp bebek tedavisi sonrası gebe kalamayan bir hastanın, farklı hiçbir şey yapmadan bir sonraki siklusta gebe kalabilecek olması, hatta kendiliğinden gebe kalabilecek olması gerçeğini göz ardı edip yeni bir siklusta oluşan gebelikleri kullanılan ve çoğu deneysel olan ek tedavilere bağlama eğilimidir. Bu şekilde başarıyı artırdığına inanılan birden çok ek tedavi aynı siklusta standart tedaviye eklenmekte ve aslında böylece birçok gereksiz ek tedavinin hastalara satılması ve iş hacminin artırılması durumu ortaya çıkmaktadır. Bu ek tedavilerin çoğunda kullanılan sihirli sözcükler hasta yararının gözetildiği ve yapılan işlemin hastaya bir zararının olmadığıdır. Oysa çoğu ek tedavinin sağladığı yarara dair kanıt yoktur, etkinlik ve güvenlik sorunu çözümlenmemiştir, kanıta dayalı olmayan bir tedavi ücretlendirilmektedir ve dahası bu ek tedavilerin gebelik oranını azaltabileceği gerçeği göz önüne alınmadan sadece teorik ya da kanıtı olmayan yarar beklentisi üzerine tedavi kurgulanmaktadır. Bu durumun yönetimini ve çözümünü zorlaştıran en önemli nokta bu konuda yasal düzenlemelerin olmaması ve soruna bilimsel suistimal ile vicdan arasında bir çözümle yaklaşılmasıdır.  Burada bilimsel açıdan önerilebilecek tek gerçek ek tedavilerin çoğunun günümüzde kullanılması için yeterli kanıt yoktur, ve aslında çoğu harcanan paranın boşa gitmesine neden olmaktadır.