Çeşitli farmakolojik ajanlar kullanarak stresi azaltmak mümkündür. Ancak stresörlerin sürekliliği karşısında ilaçların sürekli olarak kullanılamaması ve özellikle gebelik dönemlerinde bu tür ilaçlardan uzak durma önerileri tedavi etkinliğini sınırlandırmaktadır. Bu durumda ilaç-dışı yaklaşımlar daha büyük önem kazanmaktadır.
Psikolojik destek, bireysel, çift ya da grup terapisi biçiminde uygulanabilir. Bu uygulamalar davranışsal, bilişsel, duyusal, varoluşsal ve analitik psikoterapi yöntemlerini içerir. Bununla birlikte, davranışsal-bilişsel grup terapileri biçiminde tasarlanmış programlar bu kapsamda amaca daha uygun bulunmuştur.
Tüm bunların yanı sıra, aslında bir terapi yöntemi olmayan spor yapmak, meditasyona katılmak, günlük yaşamı düzenlemek ve hobilerle uğraşmak gibi yönelimler de stres üzerinde terapötik etkinliğe sahiptir. Bir terapiste bağlı olma zorunluluğunun olmaması, herkesin kendine uygun bir yöntemi seçebilme esnekliği ve seçeneklerin bolluğu bu yönelimin avantajlarını oluşturur.
Stresi düzeyi yüksek kişilere, stres kontrolü üzerinde etkinliği çalışmalarla desteklenmiş olan onlarca pratik öneri yapılabilir. Örneğin: Masaj yaptırmak, sauna ve duş yapmak, balık tutmak, dans etmek, güneş banyosu yapmak, yürüyüş yapmak, yeşile dokunmak, okumak, kucaklaşmak, müzik dinlemek ya da müzik aleti çalmak, aynaya bakıp kendiyle şakalaşmak, günlük tutmak, başkalarına nazik davranmak, evcil hayvan beslemek, hayır diyebilmeyi öğrenmek, zamanı planlamak… Tedavi alsın ya da almasın, stresi yüksek birinin bu ve buna benzer önerilerden birini ya da birkaçını mutlaka değerlendirmesi özendirilmelidir.
Ankara Tüp Bebek Merkezi diğer blog yazıları için tıklayınız.