Sigara içilmesi genel sağlık problemlerine yol açmanın yanı sıra hem erkeklerde hem de kadınlarda üreme hücrelerinizi olumsuz etkileyerek gebe kalma şansınızı azaltır. Bu nedenle tedavi öncesi dönemde sigara kullanımını bırakmanız, en azından azaltmanız önerilir.
Alkol kullanımı spontan ya da tedavi ile elde edilen gebeliklerin şansını azaltır. Arada 1- 2 kadeh gün alınması normal kabul edilebilir. Ancak gebelikte kullanılması durumunda alınan alkol miktarından bağımsız olarak bebekte “fetal alkol sendromu” olarak bilinen anamoliler ortaya çıkabilir. Bu nedenle tedavi öncesi dönemden başlayarak alkol kullanımını terketmeniz önerilir.
Kafein alımının erkeklerde etkisi çok belirgin olmamakla birlikte kadınlarda azaltılmasının ve günde 2 fincan kahve ile sınırlanmasının (<200 mg/gün) yararlı olduğu düşünülmektedir. Çay ve diğer bitkisel çayların kullanımı ile ilgili bir sınırlama yoktur.
Vücut kitle indeksinizin (kg olarak vücut ağılığınız/Boy m²) ideal olarak 18.5-25 kg/m² arasında olması beklenir. Kilonun normalin üstünde olması (BMI>25 kg/m² ya da aşırı kilolu olmanız (obesite) (>30 kg/m²) durumlarında veya tersine ideal kilonuzun altında olmanız durumunda hem erkeklerde hem kadınlarda kendiliğinden ya da tedavi ile gebelik şansında azalma görülecektir. Ayrıca aşırı kilo ya da aşırı zayıflık üreme sağlığınızın bozulmasının yanı sıra şeker hastalığı (diabet), kalp hastalıkları ve birçok sistemik hastalığın hazırlayıcısıdır. Bu nedenle gebe kalmayı planlamadan veya tedavinize başlamadan önce bu konuda danışmanlık almanızda yarar olacaktır.
Hareketsiz yaşam biçimi sağlık üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. Hareketsizlik kilo artışı, diabet, kalp hastalığı, depresyon vb. risklerinizi artırmanın yanı sıra, üreme sağlığınızın da bu olumsuzluklardan etkilenmesine neden olarak hem kendiliğinden hem de tedaviyle gebe kalma şansınızın azalmasına neden olabilir. Tedavi sürecinde erkeklerde egzersizle ilgili bir kısıtlama yoktur, ancak kadınlarda aşırıya kaçmayan günlük 30 dk ya da haftada 5 saati aşmayacak şekilde egzersiz yapılması yeterlidir.
Düzenli beslenme ile üreme arasında yakın bir ilişki olduğu bilinmektedir. Bu nedenle gebe kalmayı planladığınız dönemde ya da tedavi sürecinizde Folik asit, B12, D vitamininden zengin sebze ve meyve ağırlıklı, hamur işinin ve kırmızı etin azaltıldığı, deniz ürünlerinden ve baklagillerden zengin, tahıllı gıdalar, süt ve süt ürünlerinin ve soyanın daha çok tüketildiği, trans yağlardan uzak daha çok zeytinyağının kullanıldığı bir diyet tercih edilmelidir.
Gerek normal gebelik denemeleri ve gerekse tedavi sürecinde dışardan Folik asit, B12, Vitamin D, Omega 3, antioksidan, koenzim şeklinde çeşitli takviyelerin alınmasının gebelik oranlarını artırdığına dair olumlu ya da olumsuz yönde birçok çalışma mevcuttur. Ancak bunların çoğu takviye edici gıda statüsünde üretilmekte ve satılmaktadır ve yararları konusunda bir kanıt yoktur. Folik asit kullanımı tüm gebelik planlayan kadınlarda bebeğin omurgasında açıklık olması anlamına gelen “Nöral Tüp Defektlerini” önlemek için günde 400 µgr dozda kullanılmalıdır. Tedavi sürecinizde sadece folik asit alabileceğiniz gibi folik asit içeren bir multivitamin kullanmanızda bu eksiklerin tümünü karşılayacaktır.
Ankara Tüp Bebek Merkezi diğer blog yazıları için tıklayınız.